Koroner arter hastalarının %30’unda, yaşlıların %50’sinde, dirençli hipertansiflerin %39’unda aterosklerotik renal arter hastalığı vardır. Renovasküler hipertansiyonun daha az görülen (%10) nedeni ise renal arterin ostiumunda ve 1/3 proksimalinde oluşan fibromüsküler distrofidir. Aort ile renal afferent arterioller arasında, pik sistolik basınç gradienti > 20mmHg olduğunda, renovasküler hipertansiyon gelişir. Lüminal çapta >=%50 daralma varsa, renal arter revaskülarizasyonu gerekir.
Klinik Bulguları
Aniden başlayan ve/veya progressif kötüleşme gösteren hipertansiyon (KB >= 180/110, papil ödem/retinal hemoraji, oligüri, GFR azalması), dirençli hipertansiyon olması, 60 yaşın üzerinde hipertansiyon başlaması, tekrarlayan akut kardiyojenik pulmoner ödem nöbetleri, ACEI/ARB ile renal fonksiyonların beklenenden daha hızlı bozulması, genellikle renovasküler hipertansiyonu düşündürmelidir. Fizik muayenede karında renal arter trasesinde sistolo-diyastolik üfürüm duyulur.
Kesin tanı için, renkli doppler eko, spiral multi dedektör komputerize tomografi ya da digital anjiyografi kullanılır.
Tedavi
Medikal: Revaskülarizasyon düşünülmeyen hastalarda tiyazidler veya kalsiyum kanal blokerleri verilmelidir. ACEI/ARB’lar verilebilir, ancak GFR ve serum kreatinin yakından izlenmelidir. Asetil Salisilik Asit ve statin kullanılmalıdır.
Revaskülarizasyon: Cerrahi revaskülarizasyon artık çok az uygulanmaktadır. Renal arterin luminal darlığı >=%50 ise ve bu hastada klinik bulgular (ani pulmoner ödem, dirençli hipertansiyon gibi) varsa, renal artere stent konulabilir. Başarı oranı %94-100’dür. Bir yıl içinde Restenoz %11 vakada görülmektedir.
RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON
Yorum