Ateroskleroz Derneği
Hipertansiyonda Konu ve Yorum

DİYET VE OBEZİTE

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Yapılan pek çok çalışmada, vücut ağırlığı ile kan basıncı ve hipertansiyon arasında doğrudan bir ilişki saptanmıştır. Yine yapılan çalışmalarla şişmanlarda kilo vermenin kan basıncını düşürdüğü ve diğer birlikte bulunan hiperlipidemi, diyabet, insülin direnci, sol ventrikül hipertrofisi ve obstruktif uyku apnesi gibi risk faktörleri üzerinde de yararlı etkileri bulunduğu saptanmıştır. Ortalama 5 kg kilo vermek, sistolik ve diyastolik kan basınçlarını sırasıyla 4.1 ve 3.6 mmHg düşürür. Ilımlı kilo kaybı, yüksek normal kan basıncına sahip fazla kilolu kişilerde hipertansiyonun ortaya çıkmasını öteler. Orta yaşlı kişilerde vücut ağırlığı yılda 0.5-1.5 kg arttığı için, bu kilo alımının engellenmesi bile yeterince yararlı olur....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 2020

             Devamını Oku...

ALKOL VE SİGARA

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Sigara, kan basıncında ve kalp hızında 15 dakikadan daha uzun süren akut artışlara neden olur. Bu mekanizma, merkezi sinir sisteminde ve sinir uçlarında sempatik sinir sisteminin uyarılması ve artan katekolaminlerin kan basıncını yükseltmesi şeklinde işler. Sigara içenler, hipertansiyonlu olsalar da olmasalar da sigara içmeyenlere oranla daha yüksek kan basınçlarına sahiptir....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 2521

             Devamını Oku...

FİZİKSEL EGZERSİZ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Fiziksel egzersizden uzak olmak, kan basıncından ve diğer kardiyovasküler risk faktörlerinden bağımsız olarak, kardiyovasküler mortalitenin güçlü bir öngördürücüsüdür. Yapılan bir meta analizde, dinamik aerobik dayanıklılık egzersizlerinin hipertansiyonlularda istirahat sistolik ve diyastolik kan basınçlarını 6.9/4.9 mmHg azalttığını göstermiştir. Ilımlı egzersiz düzeyleri bile, kan basıncını düşürür ve aynı zamanda vücut ağırlığında, vücut yağ kitlesinde (BMI) ve bel çevresinde azalmaya yol açtığı gibi, insülin hassasiyetini ve HDL kolesterol düzeylerini yükseltir. Dolayısıyla, sedanter hastalara günde 30-45 dakika dayanıklılık egzersizi (yürüyüş, yüzme, jogging gibi) önerilmelidir. Egzersiz programına başlamadan önce, hastanın kardiyovasküler durumunun (semptomlar, bulgular, fiziksel fonksiyonel kapasite, total kardiyovasküler risk ve birlikte bulunan klinik tablolar) incelenmesi, uygulanacak programın yoğunluğu konusunda öngördürücü olur....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 2041

             Devamını Oku...

DİÜRETİKLER

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Diüretikler;
a. Tiyazidler (hidroklorotiazid, klortalidon, bendrofluazid, indapamid),
b. Yüksek diüretik potansiyeli olan loop diüretikleri (furosemid, bumetanid),
c. Potasyum tutucu diüretikler (amilorid, spironolakton, triamteren) olarak sınıflanır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 9146

             Devamını Oku...

BETA BLOKERLER

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Beta blokerler, selektif olanlar, yani sadece beta 1 adrenerjik reseptörleri bloke edenler (atenolol, metoprolol, bisoprolol, acebutolol) ve nonselektif olanlar, yani hem beta1 hem de beta 2 adrenerjik reseptörleri bloke edenler (propranolol, oksprenolol, pindolol, penbutolol, timolol) ve kısmi alfa adrenerjik blokaj yaparak (labetalol,carvedilol) veya endotelyal nitrik oksit salınımı sağlayarak (nebivolol) vasodilator etki gösterenler olarak 3 grupta incelenebilir....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 12393

             Devamını Oku...

KALSİYUM KANAL BLOKERLERİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Kalsiyum kanal blokerlerinin hipertansiyon tedavisinde güçlü rolleri vardır. Bu ilaç grubunda iki ana sınıf bulunmaktadır. Non-dihidropiridin grubu (diltiazem, verapamil) ve Dihidropiridin grubu. Dihidropiridin grubunun ayrıca üç alt sınıfı bulunmaktadır;...

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 32768

             Devamını Oku...

ACE-İNHİBİTÖRLERİ VE ANGİOTENSİN RESEPTÖR BLOKERLERİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Renin-Angiotensin Sistemine etki gösteren ilaçlar:

Bu grup, iki alt sınıf içermektedir;
• Angitensin Dönüştürücü Enzim (ACE) İnhibitörleri
• Angiotensin Reseptör Blokerleri (ARB)...

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 5800

             Devamını Oku...

ANGİOTENSİN RESEPTÖR BLOKERLERİ (ARB’LER)

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

ARB’ler, angiotensin reseptörlerinin AT1 alt tipini selektif olarak bloke ederek, Angiotensin II isimli polipeptidin bağlanmasını engeller ve vazodilatasyona neden olur. Angiotensin II’nin adrenal bezlerdeki reseptörlere bağlanması Aldosteron salımını azalttığından, ileri dönemde kan basıncının daha da azalmasına neden olmaktadır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 14488

             Devamını Oku...

AZ KULLANILAN ANTİHİPERTANSİFLER

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Renin İnhibitörleri:Bu grubun tek bir temsilcisi mevcuttur; Aliskiren

Etki Mekanizması:Aliskiren, renini aktive olduğu bölgede inhibe ederek, angiotensinojen isimli peptidin angiotensin-I isimli metabolitine dönüşmesini engeller. Angiotensin-I’in üretiminin azalması, angiotensin II’ye dönüşümü azaltır ve kan basıncında düşme görülür....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 1909

             Devamını Oku...

BAŞLANGIÇ TEDAVİSİNİN SEÇİMİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Hipertansiyonlu bir hastada tedavi kararı, kardiyovasküler riskin yoğunluğuna göre verilmek durumundadır. Bu amaçla yukarıda anlatıldığı şekilde risk tayini yapıldıktan sonra aşağıdaki tabloda görüldüğü şekilde tedavi kararı verilmelidir;...

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 2124

             Devamını Oku...

HANGİ DURUMLARDA HANGİ İLAÇLAR SEÇİLMELİ?

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Antihipertansif tedavi sırasında hastada bulunan uç organ hasarları, klinik olaylar ya da hastaya ilişkin özellikler ilaç seçiminde büyük önem taşır. İlaçların sağladığı ilave yararların, bu koşulların tedavisinde de kullanılması hasta açısından tedavi başarısının artması anlamına gelir. Bu koşullar ve tercih edilecek ilaçlar aşağıda belirtilmiştir....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 2058

             Devamını Oku...

KLİNİK DURUMLARDA İLAÇ GRUPLARININ SAKINCALARI

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Antihipertansif tedavi, bazı durumlardaki hastalarda mevcut komorbid durumlarla çelişebilir. Bu gibi durumlarda, hastadaki komorbid durumlara uygun ilaçlar seçilmesi ve sakıncalı ilaçlardan kaçınılması gereklidir. Aşağıdaki tabloda, ilaç gruplarına göre sakıncalı durumlar ve dikkatli kullanılmaları gereken durumlar görülmektedir;...

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 1781

             Devamını Oku...

MONOTERAPİ/KOMBİNASYON SEÇİMİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Hipertansiyonlu hastaların çoğunda, etkin kan basıncı kontrolünün sağlanabilmesi için iki veya daha fazla ilaç kullanılması gereklidir. Klinik çalışmaların ve meta analizlerin sonuçları, farklı sınıflardan iki antihipertansif ilacın tek bir ilacın dozunu iki katına çıkarmaktan daha fazla kan basıncı düşüşü sağladığını göstermiştir. Farklı sınıflardan antihipertansif ilaçların kombine edilebilmesi için, etki mekanizmalarının farklı ve birbirini tamamlar nitelikte olması ve kombinasyon toleransının da iyi olması gereklidir. Sabit düşük doz kombinasyonları tek bir tablette birleştirilerek uygulama kolaylığı, hasta uyumunda artış, yan etki olasılığının azaltılması ve kan basıncı hedefine daha çabuk ulaşılması gibi yararlar sağlanabilir....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 5185

             Devamını Oku...

ANTİHİPERTANSİF TEDAVİNİN İZLENMESİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Antihipertansif tedavinin başlanmasından sonra düzenli olarak izlenmesi gerekir. Bu amaçla uyulması gereken başlıca prensipler aşağıda belirtilmiştir;

• Hastaların çoğunda antihipertansif tedaviye başladıktan sonra, tedavinin ayarlanması için hedef kan basıncına ulaşılıncaya aylık kontroller yapılır.
• Evre 2 hipertansiyonu veya eşlik eden hastalığı olanlarda daha sık kontroller gerekebilir....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 1796

             Devamını Oku...

KALSİYUM KANAL BLOKERLERİNİN ETKİLERİ VE SINIFLANDIRILMASI

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Bu ilaçlar, damar düz kası ve miyokard hücre membranında adrenerjik (a1, b1) ve angiotensin II tip 1 reseptörlerin uyarılması ile çalışan, voltaja bağımlı L-Tipi yavaş kalsiyum kanallarını inhibe ederler. Kalsiyum kanal blokerlerinin düz kas hücresindeki etkisi, venöz yatağa göre arteriyel duvarda çok daha fazladır. Meydana gelen arteriyel dilatasyon sonucu periferik direncin azalması, kalsiyum kanal blokerlerinin başlıca antihipertansif etki mekanizmalarıdır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 3951

             Devamını Oku...

KALSİYUM KANAL BLOKERLERİNİN KARDİYOVASKÜLER ETKİLERİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Kalsiyum Kanal Blokerleri (KKB), yaklaşık son 40 yıldır klinik kullanım alanında bulunan, yapısal ve farmakolojik olarak, birbirinden farklı üç sınıf (fenilalkilaminler, benzotiayzepinler ve dihidropiridinler) ilaçtan oluşmaktadırlar. Bu farklı sınıflardaki KKB’lerin ortak farmakolojik etki mekanizması, L-tipi kanalları bloke ederek hücre içine Ca++ girişini azaltmaktır. Bu ilaçların bölgesel dolaşıma, sinus düğümüne, atriyoventriküler ileti sistemine ve miyokardiuma etkileri değişiktir. Bu nedenle, KKB’lerin klinik uygulamada endikasyonları, kontrendikasyonları, yan etkileri ve diğer ilaçlarla etkileşimleri de birbirinden farklıdır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 4024

             Devamını Oku...

KALSİYUM KANAL BLOKERLERİNİN SEREBRAL VE RENAL ETKİLERİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Kalsiyum kanal blokerlerinin serebral etkileri: Kalsiyum kanal blokerleri hipertansiyonlu hastalarda inme sıklığını diğer antihipertansif ilaçlardan daha fazla azaltırlar. Kalsiyum kanal blokerleri vazodilatör etkileriyle akut serebrovasküler olaylara, özellikle de subaraknoid kanamaya sekonder vazospazmı azaltırlar. Ancak bu endikasyon sadece parenteral nimodipin için onaylanmıştır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 1994

             Devamını Oku...

KOMBİNASYONDA KALSİYUM KANAL BLOKERLERİ

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Geçen yüzyılın son dekadlarında kalsiyum kanal blokerleri hakkında yapılan yayınlar, bu ilaçlara olan ilgiyi ve kullanımlarını oldukça azaltmış, fakat bu görüşlerin pek çok araştırıcı tarafından çürütülmesi sonucu, bu grup ilaçların kullanımları son zamanlarda daha da artmıştır. Kalsiyum kanal blokerlerinin hipertansiyon tedavisi için kullanılmalarının yanı sıra, koroner hastalıklarında da kullanılması tedavide kullanım alanını arttırmaktadır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 6657

             Devamını Oku...

DÖRDÜNCÜ KUŞAK DİHİDROPİRİDİNLER VE LERKANİDİPİN

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Lerkanidipinin de içinde bulunduğu 4. kuşak kalsiyum kanal blokerleri, yağda yüksek oranda çözülme, kısa plazma yarı ömrü, uzun reseptör yarı ömrü ve bunların sonucunda da uzun etki süresine sahip ilaçlardır. Bu ilaçlar, L tipi kalsiyum kanallarından kalsiyumun vasküler düz kas hücreleri içine girişini engelleyerek sistemik vazodilatasyon yaparlar. Lerkanidipin yağda yüksek oranda çözülme yeteneği sonucunda hidrofobik hücre duvarına daha iyi penetre olur ve burada uzun süre kalarak uzun bir etki süresi sağlar, bu özelliği de günde bir kez uygulamaya olanak tanır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 6180

             Devamını Oku...

KOMBİNASYON TEDAVİSİNİN ANAHATLARI

Kategori: HİPERTANSİYON TEDAVİSİ

Kombinasyon tedavisi; daha iyi kan basıncı kontrolü, daha iyi hedef organ koruyucu etki, ilaçlar için düşük yan etki profili ve daha iyi hasta ve doktor kompliansı elde etmek için gereklidir.Hipertansiyon patogenezinde farklı birçok mekanizma rol oynadığı için etki mekanizmaları farklı birden çok ilacın kombinasyonu kullanılır. Hedef kan basıncına ulaşmak, monoterapi ile %40-50 hastada, kombinasyon tedavisi ile >%70 hastada sağlanmaktadır....

Yazar:
Ziyaret Sayısı: 1587

             Devamını Oku...