Kan basıncı, sistemik arteriyel dolaşımdaki kanın damar duvarına yaptığı basıncı ifade eder. Kan basıncı kalbin atım hacmi, ejeksiyon hızı, arteriyel sistemin diyastol sonundaki hacmi, arter duvarının elastikiyeti, periferik damar direnci ve kanın viskositesi tarafından etkilense de, esas belirleyiciler kalp debisi ve periferik damar direncidir.
Bernouilli kuramına göre, kapalı bir boru içindeki basınç, boru içindeki sıvı miktarı ile doğru, borunun çapı ile ters orantılıdır. Bu klasik hidrodinamik kuralının bir sonucu olarak, aorttan kapillerlere doğru arterlerin dağılımı sırasında her ne kadar arter çapları tek tek daralsa da, toplam arteryel yatak çapı belirgin olarak arttığı için aorttan prekapiller arteriollere gidene kadar kan basıncı giderek düşer. Bu durum aşağıdaki şekilde görülmektedir.
Günlük kullanımda, kan basıncı denildiği zaman üst koldan indirekt olarak ölçülen kan basıncı anlaşılır ve “sistolik/diyastolik kan basıncı” olarak milimetre cıva (mmHg) olarak ifade edilir.
KAN BASINCININ TANIMI
Yorum