Toplumun yaşam süresinin artması ile birlikte, demans giderek büyüyen ve tutulan
kişileri veya yakın çevresini ciddi ölçüde etkileyen bir sosyal ve ekonomik sorun durumuna
gelmektedir. Demansın pek çok tipi bulunmakla birlikte, en sık rastlananlar vasküler
demans ve Alzheimer hastalığıdır. Vasküler demans patogenezi ile hipertansiyon arasındaki
ilişkinin, ortaya çıkan derin beyaz cevher (korteks) lezyonlarının kortikal atrofiye de neden
olması olduğu düşünülmektedir. Alzheimer hastalığındaki ilişki ise daha muğlaktır.
Antihipertansif tedavi ile demansın önlenebildiği ise gösterilememiştir. Yapılan çalışmaların
sonuçları, tedavinin kognitif fonksiyonlar açısından anlamlı olmayan bir iyilik trendi
sağladığı yönündedir. Ancak, epidemiyolojik çalışmaların 15- 20 yıl önceki kan basınçlarının
kognitif fonksiyonu etkilediği yönünde olduğu hatırlanırsa, 3- 5 yıllık izleme süresine sahip
prospektif çalışmaların yetersiz kalması normaldir. Demansın önlenmesi açısından, hipertansiyon
tedavisinin olabildiğince erken başlanması bu açıdan çok önemlidir. Toplumdaki
yaşlı insanların sayısının giderek arttığı düşünülecek olursa, bu kişilerin vücut ve akıl sağlıklarının
korunması, bu kişileri, kendilerini sevenler ve toplum için yük olmaktan çıkartarak
çevrelerine katkıda bulunur şekilde yaşamalarını sağlayacaktır.
DEMANS VE HİPERTANSİYON
Yorum